20 Mart 2009 Cuma

Hasan Kocabaşdan Taşların Sırrını ve Etkilerini Anlatı.

Hasan Kocabaş taşların Bizleri olumlu ,olumsuz etkilediğini,hangi hastalıklara iyi geldiğini tokluk vereren taşların,iştah açan taşların,sevgi veren taşların ,negatij enerjiyi yok eden taşların hangileri olduğunu ,açıklıyor


Yeşim Taşı: Bolluğun sembolu olan yeşim taşının, safra kesesi ve böbrek rahatsızlıklarına iyi geldiği söyleniyor.Korku ve endişe duygularına iyi geldiği söyleniyor.Toksin maddelerinin vücuttan atılmasını sağlıyor.Denge ve şifa verici etkileri

Malakit Taşı: Kişiye güçlü olduğu duygusu verir. Fiziksel acılardan kurtulmak için kullanılır. Neşe ve canlılık veren etkisi vardır.

Aquamarine Taşı:Sinirleri yatıştırıyor ve kişiye içsel rahatlık veriyor.Neşe, huzur ve aşk duyguları veriyor.Akciğerlere ve solunum yollarına çok iyi geldiği biliniyor.İlham veren ve hafızayı güçlendiren etkileri de olduğu söyleniyor.

Sodalit Taşı: İçeriğinde soda ve kalsiyum var.Hücre, damarlar ve organizmayı etkiliyor.Hormonların düzenlediği, lenf aktivasyonu ile bağışıklık sistemini güçlendirdiği belirtiliyor.Kan basıncını düşürdüğü, kalbi ve zihinsel aktiviteleri desteklediği söyleniyor.Sezgileri artırıcı ve ilham verici etkisi var.Nazardan, negatif düşüncelerden koruduğuna inanılıyor.Sakinleştirici etkili bir taş ve baş ağrılarına iyi geliyor.

Fluorit Taşı: Düşünceleri netleştirir, zihni dinlendirir. Rahtsızlık veren mantıksız düşüncelere iyi gelir. Projelerin gerçekleştirilmesi için destek verir.

Azurit Taşı: Duygularınızı rahatlıkla ifade etmenize yardım eder. Yorulan gözlere çok iyi gelir. Kişiyi konuşkan yapar ve merkezde tutar.

Turkuaz Taşı: Barışın ve ahengin taşıdır. Taşıyan kişilerin şifa yeteneklerini arttırır. Bağışıklık sistemine iyi gelir. İletişimleri kolaylaştırıcı etkisi vardır. Etkili konuşmaya ve şarkı söylemeye yardım eder

Kaplan Gözü Taşı:Sindirim sistemine çok iyi gelen bir taş.Aynı zamanda, sinirsel olarak oluşmuş, ağrıları azaltıp sinirleri yatıştırıyor:dalak , pankreas ve kolon içinfaydalı olduğu söyleniyor.Kişinin bağımlılık duygularını azaltıyor.

Obsidyen Taşı :Volkanik cam, olumsuz enerjiyi emiyor.Terapi gücü yüksek olduğu için vücut masajlarında kullanılıyor.Depresyona ve karamsarlığa iyi geliyor.Kaygıyı azaltrak bilinçaltındaki negatif duyguları temizliyor.Stresi azalttığı ve bağırsaklara iyi geldiği de biliniyor

Kırmızı Lal: Boğaz bölgesine yakın taşınması öneriliyor.Uygulayanlara göre, bağışıklık sistemini ve ileri yaşlarda cinsel fonksiyonları güçlendiriyor ve yaşam enerjisi veriyor.İnsana zindelik veren ve enerji gücümüzü etkileyen bir taş.Kadınlardaki regl düzensizliklerine ve sorunlarına iyi geliyor.Kanı temizleyip kan dolaşımını hızlandırıyor.biliniyor.Adalet, cesaret ve mütevazılık verdiğine inanılıyor.azalttığı ve bağırsaklara iyi geldiği de biliniyor.

Pembe Kuvars Taşı:Negatif enerjilerden koruyucu ve sevgi duygularını artırıcı bir taş.Kullanan insanların çevrelerinde sevgi dolu bir ortam olmasına yardım ediyor.Korkuyu ve öfkeyi azaltarak sakinlik veriyor.Kan dolaşımına iyi gelen bir etkisi olduğu söyleniyor.

Hematit Taşı:Kan dolaşımı düzeninin sağlıklı olmasına yardımcı oluyor.Enerji verici ve canlandırıcı etkisi olduğu söyleniyor.Cesaret veren Hematitin , kararsızlık çekenler için çok faydalı olduğu biliniyor.İskelet sistemi hastalıklarına iyi gelir.

Lapis Lazuri:Zihinsel açıklık ve berraklık veren bir taş olarak biliniyor.Hafızayı güçlendiren ve kişiye güven veren etkisi olduğu söyleniyor.İletişim yeteneğini güçlendirmede ve sosyal fobik durumlarda etkili.İskeleti kuvvetlendiriyor, tiroid bezlerini hareket geçiriyor ve tansiyonu dengeliyor.Göktaşı olarak bilinen bu taş, depresyon ve başa çıkılamayan üzüntüler için kullanılıyor.

Sitrin Taşı:Tedavi edici enerjinin meydana çıkmasını sağlıyor.Kendine güveni güçlendiriyor.Böbrek, kolon, ciğerler, mide, bağırsak, dalak, hazım organları, sindirim ve kalp için yararlı olduğu ifade ediliyor.Enerji vermek ve canlandırmak için kullanılıyor.Diyabete karşı etkili olmasıyla tanınıyor.

kaynak.Hasan Kocabaş.

Devamını okuyun...>>

19 Mart 2009 Perşembe

Dr,Medaim Yanık Sinir Hastaları İcin El Sanataların Faydalarını Acıkladı

Ruh ve sinir hastalarına ve Depresyondaki hastalar icin el sanatlarının faydaları
Bu sayede hızla iyileşme sürecine giren hastalar bir yandan da meslek edinerek hayata daha emin adımlarla devam ediyorlar. Rehabilitasyon merkezinde, hastaların sosyal hayata hazırlanması için, aralarında ismek usta öğreticilerinin de bulunduğu eğitmenler tarafından el sanatları kurslarından halk oyunlarına, çeşitli alanlarda eğitim veriliyor
Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi Başhekimi
Doç. Dr. Medaim Yanık, Türkiye'de rehabilitasyonun sadece fiziksel özürlüler içinmiş gibi algılandığını belirtti. Yanık, ilaç tedavisinin yanı sıra mutlaka hastalara psikiyatrik rehabilitasyonun verilmesi gerektiğini dile getirdi. Hastaların bir şeylerle uğraşıyor olmasının onlarda rahatlamaya, eğer saldırgansa saldırganlığının azalmasına ve enerji harcaması nedeniyle de yatıştırıcı etkisinin olacağını ifade eden
Doç. Dr. Yanık, "Ruhsal hastalıklarda iç dünya bir çıkmazdır. O yüzden o iç zihnin karmaşasından dış dünya uğraşısına dönmek gerekir. Aynı zamanda bu türden aktiviteler bir toplulukla beraber yapıldığı için insan ilişkilerini geliştirir. Bu da ruh sağlığı için önemli bir adımdır." dedi.
Doç. Dr. Medaim Yanık şunları söyledi: "Türkiye'de şu anda "uğraşı terapisti" unvanı taşıyan personelin yetiştirildiği bir okul ya da kurum yok. Bu noktada ismek ten veya Halk Eğitim merkezlerinden destek alıyoruz. Bu kurumlardan gelen usta öğreticileri, kendi içimizde usta-çırak ilişkisi ile yoğurup bu alandaki açığı kapatmaya çalışıyoruz. Ama amaçlardan bir tanesi, psikiyatrik rehabilitasyonda "uğraşı terapisti" diyebileceğimiz dalı geliştirmek." Aile-Sağlık
Uğraşı tedavisi neden önemli?
1. Ruhsal hastalıklar insanların yeteneklerini zayıflatıyor. Düşüncelerini, dikkatlerini, konsantre olmalarını uzun vadede bozuyor. En önemlisi motivasyon kaynaklarını köreltiyor.
2. Hastalıklar bir şey yapma, eyleme geçme duygusunu yok ediyor. İşte meşguliyet terapilerinin, rehabilitasyonun devreye girdiği en önemli noktalardan bir tanesi bu.
3. El terapileri büyük oranda meşguliyet sağlıyor. Fakat daha da önemlisi el sanatları sayesinde hastalara meşguliyetin de ötesinde sürekli olarak az da olsa para kazanacakları bir alan oluşturuluyor.

Devamını okuyun...>>

DR.İNCİ ERKİN TAŞLARIN SIRRI nı ACIKLADI

Renkler ve taşların, insan sağlığı üzerinde önemli etkisi olduğu ve şifa dağıttıkları kaydedildi. Peki, renkler neyi temsil ediyor ve hangi taş neye iyi geliyor? İşte cevaplar..

hangi Taşlar.Hangi HaStalıklara İyi GELİYOR

Ege Üniversitesi´nde düzenlenen ´´Renkler ve Taşların Gizemli Dünyası´´ adlı konferansta konuşan Biyokimya Uzmanı Dr. İnci Erkin, renkler ve taşların, inanç sisteminin bir parçası olduğunu söyledi.Modern tıbbın yanında alternatif tıbbın varolduğunu savunan Uzm. Dr. Erkin, elle tutulmayan, gözle görülmeyen, fizik ötesi olayların insanları etkilediğini belirtti.Pozitif düşüncenin, önemli bir etki ve enerji kaynağı olduğunu dile getiren Erkin, kötü düşünceyi bırakmak gerektiğini söyledi. Erkin şöyle konuştu: ´´Renkler ve taşlar, inanç sisteminin bir parçasıdır. Tüm evren, insanlar, etrafımızdaki her çeşit enerjiden etkilenirler. Beş duyuyla algıladığımız her şey, etkileşimimizi sağlar. Renkler, taşlar, kristaller de etkilendiğimiz maddelerdir. Hepimizin içinde Allah´ın armağanı içsel şifa gücü vardır. Kendimizi tanımayı, bu gücü geliştirmeyi öğrenmek çok önemli. Mucize sizde, taşta değil. Yaşamdaki doğruları yapmadığınız sürece, taşlar sizi kurtaramaz.´´Renklerin de insan yaşamını etkilediğine dikkati çeken Dr. Erkin, ´´Örneğin florasan ışıkları mor, yeşil, maviden yoksun kırmızı ağırlıklı bir özellik taşır. Otistik çocukların bulunduğu yerlerde florasan ışıkları kullanılmamalı. Bu onları daha sinirli ve saldırgan yapabilir´´ dedi.Taşlar Osmanlı padişahlarının taktıkları taçlarda da çeşitli taşlar kullanıldığına dikkati çeken Erkin, Bazı taşların özellikleri hakkında şu bilgileri verdi:

Ametist: Hormon ve bağışıklık sistemine iyi gelir.

Garnet: Ateş düşürücüdür, kan akımını güçlendirir.

Akik: Doğurganlığa yardımcı olur.

Elmas: Enerji merkezlerini harekete geçirir.

Yeşim: Kanı temizler.

Aqua Marine: Böbrek, dalak, karaciğer ve triod bezlerini güçlendirir.

Kırmızı: Enerji verir, metabolizmayı hızlandırır, cinsel gücü artırır.


Rengler Erkin´in verdiği bilgiye göre bazı renklerin özellikleri de şöyle:

Sarı: Enerji, mutluluk ve neşe verir.

Yeşil: Rahatlatıcı, sakinleştirici ve şifa verici. Denge ve dayanıklılığın simgesidir.

Pembe: Aşk, pasiflik ve dişilik simgesidir. Ruhu iyileştirici etkisi vardır.

Mor: Asaleti simgeler. Bilgelik, lüks ve gücün simgesidir.

Devamını okuyun...>>

Ahmet Maranki Rahim AĞzı Kanseri ve Tedavisini Acıkladı

Bütün dünyada kadınların korkulu ruyası olan ve kadın ölümleri arasında meme kanserinden sonra gelen ikinci kanser türü olan Rahim ağzı Kanseri için tüm dünyanın beklediği çözüm nihaye bulundu.Dünyada her yıl yaklaşık olarak 240.000 kadının ölümüne sebep olana
Rahim Ağzı kanseri için uzun yıllardır çalışması sürdürülen aşı sonunda FDA tarafından onaylandı.Bu aşı Rahim ağzı kanserine sebep lana iki HPV virüsü üzerinde %100'e varan oranda etkili. 2008 yılının sonunda uygulamaya geçilmesi beklenenen aşının 9-26 yaş gurubu arasında uygulanmasının daha iyi sonuç vereceği düşünülüyor. Sebebi ise cinsel yönden aktif olan kadınlar HPV virüsünü cinsel yolla kapmaları. Uygulama şekli ise 15 yaşında itibaren yılda 3 doz şeklinde olacak. Rahim ağzı kanserini teshisteki en önemli test smera (simir) testidir. Rahim ağzından alınan sıvının LAM üzerine yayılmasıyla yapılır. Güvenilirliği%90 dır. Cinsel yönden aktif olan her kadının belirli aralıklarla Smear testi yaptırması gerekir. Unutmayın ki erken teşhis hayat kurtarır.
Rahim ağzı kanserininin başlıca nedenleri ;Sık ve fazla sayıda yapılan doğumlar, Cinsel hayatın aktif hale gelmesi, sigara kullanımı ve bazı durumlarda ise sosyo ekonomik hayatın kötü olması. HPV virüsü genellikle cinsel ilişkiyle bulaşan bir hastalık ama bazı dış etkenler de HPV virüsüne neden olabilmekte.Yapılan araştırmalar sonucunda HPV virüsünün ile ilgili istatistikler şu şekilde açıklamıştır.- Cinsel açıdan aktif erkeklerin ve kadınların yaşam boyu HPV infeksiyonuna yakalanma riski en az % 50’dir.-50 yaşına kadar, kadınların en az % 80’i edinsel genital HPV infeksiyonuna yakalanır.-Olası yıllık insidans: Yılda 5.5 milyon Olası bulaştıran kişi sayısı : 20 milyon Güncel olarak, cinsel açıdan aktif 15-24 yaş arası bireylerin yaklaşık 9.2 milyonu infekte durumdadır. Bu yaş grubunda yeni HPV infeksiyonlarının oranı %74 olarak hesaplanmıştır.
Kynak Dr.Ahmet Maranki,

Devamını okuyun...>>

Ahmet Maranki'den Armutun Mucize Sırrı'NI Acıkladı











Armut Maskesi Bir adet olgun armudu soyup cam bir kasenin içinde çatalla iyice ezin. kalın bir tabaka halinde yüzünüze sürün. 15 dakika bekledikten sonra cildinizi yıkayın. Armut maske si cildi beslemek ve serinletmek, için ideal bir maske dir.

Ahududu Maskesi Ahududu bol miktarda A vitamini içerdiği için cilde pürüzsüz ve kadife gibi bir görünüm kazandırır. Bir avuç dolusu ahududuyu cam bir kasenin içinde püre haleni gelene kadar ezin. Cildinizi temizledikten sonra ezilmiş ahududuyu cildinize uygulayın. 10 dakika beklettikten sonra cildinizi yıkayın.

Avokado maskesi. (cİLt)Kırışıklıkları İçin)Bir tane avokadonun kabuklarını soyup çatalla ezin. İçine yarım tatlı kaşığı bal, bir tatlı kaşığı elma sirkesi ve bir tane çırpılmış yumurta sarısı ekleyip iyice karıştırın. Karıştırma sırasında içine üç yemek kaşığı zeytinyağını da yavaş yavaş ekleyin. Yüzünüze, boynunuza ve dekolte bölgenize bol miktarda sürüp yarım saat bekleyin daha sonra bu bölgeleri ılık su ile yıkayın.Kırışıklıklar ve özellikle kuru ciltlerin için etkili bir maskedir Ayrıca avokadoyu lapa halinde de tek başına cildinize kompres yaparak uygulayabilirsiniz. Hem Cilt Bakımınızı yapmış hem de kırışıklıklarınızın kaybolmasına yardımcı olmuş olursunuz.
Çilek Maskesİ Bir avuç dolusu çileği cam bir kasenin içinde püre haline gelene kadar çatal yardımı ile ezin ve yüzünüze sürün. (Eğer kuru bir cilde sahip iseniz pürenin içine birkaç damla badem yağı veya bir kaşık süt kreması katın.) 10 dakika bekledikten sonra cildinizi ılık su ile yıkayın. (Cilt BakımınıZ.için son derece faydalı ve etkilidir. Ancak alerjisi olan ciltler için önerilmez.)
Kaynak Dr.Ahmet.Maranki.

Devamını okuyun...>>

18 Mart 2009 Çarşamba

Prof. Dr. Ahmet Maranki'den ilginizi çekecek sağlıklı yaşam formülleri

Prof. Dr. Ahmet Maranki'den ilginizi çekecek sağlıklı yaşam formülleri. - Tükürüklerini asla israf etmeyiniz. Mümkünse yutunuz. Ömrünüzde etki eder, gücünüzü arttırır.
- Başın kutsallığını, bütün bedeni idare eden merkez olduğunu ruhumuzun ve bedenimizin yönetim yeri olduğunu düşününüz.
- Baş ve ayak ısı dengesini sağlayın. Başınızın arkasını ılık tutun. Bir şeye devamlı yoğunlaşmayın. Aşırı kullanım ve yoğunlaşma düşünce enerji sisteminizi bloke eder.
- Başınızı serin, ayağınızı sıcak tutmak, bedini mutedil tutmaktır.
- Kalp ve zihin ilişkisini düşününüz. Tutkularınızın esri olmayınız, aklınız kalbinize hâkim olsun.
- Seviniz, sevdiğiniz şeylere sarılınız. Her şeyin aşırısından kaçıp, ilimli olun. Keskin sirkenin küpüne zarar verdiğini unutmayın.
- Böbreklerinizi dikkate alın, soğuğa strese ve cinselliğe yenilmeyin. Böbrek saçların dökülmesine olumsuz etki eder.
- Cinsel içgüdülerinizi dengelerseniz, yoğunlaşmanız artabilir. Az konuşup az düşünün. Geçmiş ve gelecek hakkında endişelenmeyin. Enerjileriniz bloke olabilir.
- Bugünü yaşayın, herkesi affedici ve herkese yardım edici ruhta olun.
- Keder, sıkıntı, öfke organlarınızı zehirler. Mutluluk bunun panzehiridir.
- Daima gözlerinizi güldürüp, kalbinizi sevgiyle doldurun. Sıkıntılarınıza gülümseyerek bakın ve onu uzaklaştırın.
- Bitki yağları ve çaylarıyla vücudunuzu masajla uyarın, enerjinizi arttırın.
- Gereksiz yerde gülmek insanı mahcup ettiği gibi acıkmadan yemek, susamadan içmek de vücudun sıhhatine zarardır. Bedeni mahcup eder, üzer.
- Bedenimiz için düzenli hareketler yapmayı alışkanlık haline getirmeliyiz.
- Çok yemek yememeli, yediğimiz zaman edebinde yemeliyiz.
- Uyku saatlerimize dikkat etmeli, mevsim değişikliklerini dikkate almalıyız.
- Dolu mideyle asla yatağa girilmemelidir.
- Her gün mutlaka 20 ile 40 dakika arasında egzersiz yapmak alışkanlık haline getirilmelidir.
- Akşamdan sonra çok geç saatlerde yemekler yenmemelidir.
- Günlük stresleri asla ertesi güne taşımamalıdır.
- İyi bir uyku düzenine sahip olmalıdır.
- Cildi belli aralıklarla, susamyağı, aloe vera gibi nemlendiricilerle beslemelidir.
- Yaşam boyunca yeterince güneş ışığı alınmalıdır.
- Sağlıklı ve düzenli bir cinsel hayat sürdürülmelidir.
- Boşaltım sistemlerimizi iyi çalıştırmalı, idrar, dışkı, gözyaşı gibi doğal ihtiyaçları asla tutmamalıyız.
- Bakmaktan ve paylaşmaktan hoşlanılan evcil hayvanları bahçede beslemeli, bitki ve çiçekleri yetiştirmelidir.
- Tok karnına banyoya girilmemelidir.
- Hanımlar adet günlerinde cinsel ilişkide bulunmamalıdır.
- Aşı derecede tokken cinsel ilişkide bulunulmamalıdır.
- Kendinize zaman ayırmalı, Besin desteği almalı ve düzenli olarak egzersiz yapılmalıdır.
- Kahvaltı 07–09 saatleri arasında, öğle yemeği 12–14, akşam yemeği gün batımında yenmelidir. Sabah midenin aktifleştiği vakit normal yenilmeli, öğle en kızgın an ağır yenmeli, akşam ise pasifleşmeden dolayı hafif yenmelidir.
- Her gün bir çeşit yemek yemek, bir hafta bir daha onu yememek bedeni korumanın yoludur.
Devamını okuyun...>>

BOĞAZ ENFEKSİYONU İÇİN KÜR

Çocuklarımızın sık sık boğazları şişer veya kızarır. Böyle durumlarda ilaca başvurmadan pratik ve doğal yöntemle tedavisini evde yapabilirsiniz :17/12/2008 - 00:22 Çocuklarımızın sık sık boğazları şişer veya kızarır. Böyle durumlarda ilaca başvurmadan pratik ve doğal yöntemle tedavisini evde yapabilirsiniz :
Bir bardak kaynamış soğutulmuş suyun içine bir tatlı kaşığı karbonat atıp, 6-7 damla tentürtüyot damlatıyorsunuz.Böylece doğal bir gargara elde etmiş oluyoruz.Bildiğimiz kulak kürdanına bir damla tentürtüyot damlatarak öncelikle çocuğun iltihaplı boğaz bölgesini temizliyoruz. Sonra doğal gargaramızla gargara yaptırıyoruz.15 dakika içinde ateşinin düştüğünü göreceksiniz.

Devamını okuyun...>>